11 Nisan 2011 Pazartesi

Karadeniz İsyandadır



2 gün önce
Yağmurlu bir akşam üstü...

19 Eylül'ün kale arkasında bi kaç genç toplanır ve HES'LERE HAYIR! demek için Karadeniz İsyandadır pankartını yapmaya başlar, yağan yağmura aldırış etmeden başladıkları işleri bitirirler. Kuruması için pankartı stadın altında güvenli bir yere asıp evlerine giderler.

Sonraki gün...

Maçın başlamasına saatler kala pankartlarını alıp stada sokmaya çalışırlar. Turnikeden geçen gençleri güvenlik görevlisi bekletir. TFF'nin Orduspor - Adanaspor maçına gönderdiği gözlemciden izin alacaklardır. Güvenlikçiler, gözlemci ve stat müdürü birbirleriyle telsizle konuştuktan sonra karar verirler; "Bu pankart siyasi anlam taşıyor." yanıtını verirler gençlere...

Gençler bu konuda ısrar etmeye başlar, gözlemci ısrarlı bu gençlerin yanına kadar gelir ve
- Karadeniz isyan mı eder? der.

Gençler durumu doğru düzgün bir şekilde anlatmaya çalışır ama bu ne gözlemcinin umrundadır ne de stad müdürünün. Gençlerin yediği her yağmur damlası akıllarına gelir, pes etmezler, pankartı alıp dışarı çıkarlar ve stadın etrafındaki binaların çatılarına çıkmaya çalışırlar ama maç günü olduğu için hiçbir binanın kapısı açık değildir.

Tekrar tribünün giriş kapısının oraya gelirler. Bir ip bulup pankartı yukarıdan çekip stada sokmaya karar verirler ama dışarıda da polisler vardır. Beyinlerindeki bu anlamlı ve inançlı düşünceler asla pes ettirmez gençleri.

Bir arkadaşları üzerini çıkarıp pankartı beline sardırır. Formanın altına düzgün bir şekilde sarılan pankart 19 Eylül Stadına gizli bir şekilde sokulur. İstiklal Marşı okunurken ve İstiklal Marşı sonrası pankart bir müddet açılır. Stadın içindeki görevliler ve polisler görüntü alırlar, belki bu gençler yarın bi gün bu yüzden ceza yiyecektir ama herşeyi göze aldıkları için hiçbir şey umurlarında değildir.

Bu mücadele Karadeniz İnsanı'nın kültüründe vardır. Asla pes etmek yoktur.

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder