28 Ağustos 2011 Pazar

İlk 8 Haftanın Kısa Değerlendirmesi


1. hafta Fenerbahçe'yle İstanbul'da karşılaşacağız. Fenerbahçe her ne kadar bir kayyumun içinde olsa da ilk maçımız çok zor geçecek.
2. hafta çok farklı bir anlam taşıyor. 26 yıl aradan sonra ilk defa 19 Eylül'de Süper Lig maçına çıkacağız bu yüzden mutlak galibiyet alıp 3 puanı hanemize yazdıracağız.
3. hafta İstanbul BŞB her zaman çekindiğin bir takım olmuştur bu zamana kadar. İstanbul'daki taraftarlarımızı düşünürsek bir rekor olabilir. Sonuçta 26 yıl aradan sonra İstanbul'da da ilk Süper Lig maçımıza çıkacağız. Taraftarın verdiği destekle oynarlarsa 3 puan bizim olur.
4. haftayı iple çekiyorum resmen. Güven Reis için yaptıkları şeyleri göz önünde bulundurursak Samsunspor Taraftarlarıyla sorunsuz bir şekilde bir 90 dakika geçireceğiz. Samsunspor Taraftarı'nın ve Kulübü'nün, Şirinler Grubu'nun yaptıkları bir köşeye atılıp unutulacak türden bir durum değil. Samsunspor taraftarı için bir teşekkür pankartı hazırlanacaktır illaki Orduspor Tribünleri'nden. Maçın berabere biteceğini düşünüyorum.
5. hafta Karabük deplasmanına gidiyoruz. 2 sene önceki deplasmanımızı düşünürsek ve o deplasmana giden taraftarlarımızı da düşünürsek 3 puanla döneceğimize inanıyorum.
6. hafta beklediğimiz diğer bir karşılaşma. Eskişehir'le yıllardır yaşadığımız olaylar, olaylı maçlar, sahaya bıçakla atlayan Adnan abimizden sonra bir türlü bitmeyen rekabet. Bu maçı hertürlü alırız. Türkiye'nin izlemesi gereken bir maç olacak.
7. hafta Ankara deplasmanı, her ne kadar playoff finali kadar gidemesek de Ankara'ya, yine bir başkent çıkarması yapacağız. Gecekondu Grubu'nun playoffta bizi desteklediğini de düşündüğümüzde tribünler açısından olumlu geçecek diğer bir maç ve berabere bitecektir.
8. hafta Bursa gelecek. Bilenler bilir Ordusporumuz üstüste galibiyet rekoru kırdığında Bursa'da nasibini almıştı ve o zamanlar Bursa namağluptu. O maçın bitiminden sonra tribünlerimizden "Kalamazsın bu hayatta bakire, en azından Ordum koyar bi kere" sesleri yükselmişti. Bu maç için skor tahmini yapmaktan çekiniyorum.
Diğer haftaları da bu üstte yazdığım maçlardan sonra yorumlamak istiyorum. İlk 8 haftayı nasıl geçireceğiz göreceğiz hep birlikte.

Ordusporumuzun İlk Yarı Fikstürü

Fenerbahçe - Ordusporumuz
Ordusporumuz - Manisaspor
İstanbul BŞB - Ordusporumuz
Ordusporumuz - Samsunspor
Karabükspor - Ordusporumuz
Ordusporumuz - Eskişehirspor
Ankaragücü - Ordusporumuz
Ordusporumuz - Bursaspor
Antalyaspor - Ordusporumuz
Kayserispor - Ordusporumuz
Ordusporumuz - Mersin İdman Yurdu
Beşiktaş - Ordusporumuz
Ordusporumuz - Sivasspor
Gençlerbirliği - Ordusporumuz
Ordusporumuz - Galatasaray
Trabzonspor - Ordusporumuz

Yoldaş


Che, 1964 yılında Guevara soyadını taşıyan bir İspanyoldan Arjantin’e göç eden ailesinin İspanya’nın hangi bölgesinden olduğunu soran bir mektup alır. Maria Rosario Guevara adındaki bu kadına şöyle yanıt verir:

Yoldaş

Ailem İspanya’nın hangi bölgesinden geliyor, gerçekten bilmiyorum. Elbette atalarım çok önce çıktılar oradan, bir ayakları geride kaldı, ötekisi ileride; ama ben onlara ait bilgileri saklamadıysam, bu, durumun gereksizliğindendir.

Yakın akraba olduğumuzu sanmıyorum, ama dünyada gerçekleşen herhangi bir adaletsizlik karşısında eğer siz de öfkeden titriyorsanız, yoldaşız demektir ve bu çok daha önemlidir.

Devrimci Selamlarımla, “Vatan yahut Ölüm. Kazanacağız.”

Kmtn. “Ernesto Che Guevara”

20 Ağustos 2011 Cumartesi

HERYERDEYİZ


soL serbest'in 5 kişilik yazar ekibi olarak bu seneki bütün deplasmanlarımıza gitme kararı aldık ve bunu okuyucularımızla paylaşmak istedik. soL serbest'in pankartlarını her deplasmana götürüp asacağız. Taraftar gruplarıyla birlikte hareket edip, onlarla tribünde bir olmanın en iyisi olduğunu düşünüyoruz.

Antalya, Eskişehir, Bursa, Trabzon, İstanbul, Ankara, Sivas, Samsun, Karabük ve Gaziantep deplasmanları için kararımızı verdik. Diğer şehirler konusunda da planlarımızı yapıyoruz şimdiden. Tribünde tek yürek olmak için birlikte hareket etme vakti !

19 Ağustos 2011 Cuma

Anlayamazsınız !

Bu üstteki resimde ne anlatmak istediğimizi anlayabiliyorsunuzdur umarım ama anlayamayanlar için biz yine de açıklayalım. İnsanların önüne koyulan bembeyaz bir kağıdın üstündeki ufak bir lekeyi görmek yerine kağıdın lekeden hariç beyaz yerlerini görmek çok zor geliyor insanlarımıza.

Şimdi diyecekler ki o lekenin size ait olduğunu kabul ediyorsunuz. Asla kabul etmiyoruz bunu başka nasıl anlatabileceğimizi, nasıl anlayacağınızı bilmediğimiz için böyle anlatmayı tercih ettik.

Biz SMS Kampanyasına karşı değiliz, cebimizde de telefonlarımız var ve ben kendi adıma konuşmam gerekirse görür görmez gittim 15 liramın 12 TL'siyle kontör yükletip destek mesajı gönderdim. Bizim bir önceki yazımızda anlatmak istediğimiz, biz bu takım için çok şeyimizden vazgeçtik, hayatımızdan neleri verdik gerçekten anlayamazsınız. Anlayamadığınız için bazı şeyleri de yanlış anlamak zorunda kalırsınız.

Her zaman Ordusporumuzun menfaatlerini savunuyoruz, savunmaya da devam edeceğiz. Ancak bizim bu durumumuzu da görmezden gelen Orduspor Kulübü yöneticilerine diyeceklerimizden kaçınmayacağız. Bugüne kadar da kaçınmadık.

Yani size diyeceğimiz o ki; konuştuklarınızla, yazıp çizdiklerinizle gerçek renginizi belli ediyorsunuz. Bizim görüşümüz zaten belli. Halktan yanayız, ezilenden yanayız. O yüzden bu yazdıklarımızı bir karşı duruş olarak değil, haklı tepkimizin yazıya dökülmüş hali olarak görün.

Telefonları Sattık, Kampanyaya Katılamadık


Orduspor Kulübü, takıma destek adına birliradabenden.com, kombine, otopark derken şimdi de SMS kampanyası başlattı(!)

Aslında bu tür şeyler Ordusporumuz adına gerçekten güzel şeyler, yani bu sayede transferlerin açıklarını kapatacaklar, kulüpte çalışan görevlilerin aylardır yatırılmayan maaşlarını yatıracaklar, taraftarın onlara destek verdiği kampanyadan taraftarlara da özel şeyler yapacaklar, hatta biz deplasmanlara giderken deplasman otobüsüne verecek parayı bulamayıp da cep telefonlarımızı bile satmıştık ya, bu elde edilen gelirle belki bizlere cep telefonu bile alırlar da biz aldığımız telefonlarla yine Ordusporumuza destekte bulunuruz.

Biz Ordusporumuza destek konusunda bu kadar duyarlı davranırız, elimizdeki son imkânları kullanarak varımızı yoğumuzu ortaya koyarız, zengin sınıfta olmadık hiçbir zaman o yüzden verdiğimiz destekler de bunlarla kısıtlı ama biz yüreğimizi ortaya koyacak kadar cefakârız, siz sefanızı sürmeye devam edecek kadar adam mısınız?


17 Ağustos 2011 Çarşamba

Stancu Ordusporumuzda


Başkan Nedim Türkmen Galatasaray yöneticileri ile yaptığı görüşme sonrasında anlaşma sağladı. Stancu 1 yıl kiralık olarak Ordusporumuzun formasını giyecek.

Stancu'nun, yöneticilerimizle ile görüşmesinde yıllık 1 milyon Euro istemesi üzerine, Başkan Nedim Türkmen futbolcunun ücretinde indirim yapmasını istedi. Galatasaray Yönetimi'nin de araya girmesiyle bu miktar 800 bin Euro olarak belirlendi.

Önümüzdeki sezon Orduspor forması giyecek olan Stancu, Türkiye'de kaldığı için mutlu olduğunu ve yeni takımımda iyi işler yapacağını ifade ettiği söylentiler arasında.

Sırada Fatih TEKKE

Transfer dosyasını bir an önce kapatmak isteyen Orduspor Yönetimi'nde, Stancu'dan sonra tek düşüncelerinin Fatih Tekke transferi olduğunu öğrendik. Bu konuda da futbolcunun da Ordusporumuzu istediği ancak Ankaragücü'yle henüz net olarak anlaşamadıkları açıkca ortada. En yakın zamanda Fatih Tekke'ninde formamızı giymesini temenni ederek, haberi sizlerle paylaşmanın sevincini yaşıyoruz.

Aşağıdaki bilgiler "antoniobenerrivo.blogspot.com" adresinden alınmıştır.
  • En onemli ozelligi bitirici vuruslari.
  • Ayagini yumusak kullanan bir futbolcunun bu kadar sert sutlar atmasi da onemli.
  • Uzun mesafede top surme yetenegi yok ama kisa mesafede cabuk hizlanabilen biri.
  • Oyun sekli olarak verebilecegim en guzel ornek Alex de Souza. Orta saha oynuyormus gorunuyor ama bildigin forvet islevi yapiyor orta sahaya cok da katkisi yok.
  • Cok disiplinlidir gece yasamiyla isi olmaz
  • Becali uc hafta once onu basinin onunde fircalayinca karsi basin toplantisi duzenleyip "Becali lutfen bana bulasmasin cunku soyledigi seyler benim futbolumu, hayatimi etkilemez. Diger insanlar hakkinda konussun" dedi.
  • Her sezon yaklasik 30 mac oynuyor olmasi kendine iyi baktiginin sakatlanmadiginin gostergesi.
  • Cok sert mudahelelerden kacar. Oyuna kustugunu hic gormedim ama sert futbola karsi dayanakli olabilecek mi bu bir soru isareti.
  • Attigi gollerin cok olmasinda penaltilarin da payi var Turkiye'de sira ona gelir mi bilinmez.

5 Eylül'de, Ellerde Meşale


Ordusporumuz kendi sezon açılışından önce 3 Eylül'de Ünye'ye konuk olacak ve Ünyespor'un sezon açılışı için bir hazırlık maçı yapacaktır. 3 Eylül'de Ünye'ye giderek takımımız hakkındaki görüşlerimizi buradan yine yorumlayacağız elbette.

Ama asıl konuya gelecek olursak, Orduspor'umuzun kendi sezon açılışı 5 Eylül Pazartesi günü saat 18:00'de 19 Eylül Stadı'nda yapılacak. Sezon Açılışı yapıldıktan sonra akşam saatlerinde Süper Lig fikstürü belli olduğunda, Süper Lig'deki bir takımla Ordusporumuz hazırlık maçı yapacak.

Yeni transferlerimizi, kutsal topraklara geldiğini hissettirmek için akşam oynanacak maç için büyük bir kitleyle tribünlerde olmamız gerekiyor. Özellikle herkes meşalesini alırsa daha iyi olur. Sonuçta maç akşam olacak ve Ordu'ya ilk defa gelecek olan futbolcularımızın bu şehrin ağırlığını iyi hissetmesi gerekiyor. Bunun için taraftar gruplarının taraftarlara çağrı yapması gerekiyor.

16 Ağustos 2011 Salı

17 Ağustos 1999

UNUTMADIK

Yeni Sezon Formalarımız

Yeni görmüş olduğum vivaorduspor.blogspot.com adresinin yazarı Serdar Köksal'ın blogunda paylaştığı formalarımızı, oradan alarak ve Serdar Köksal'ın da emeğine teşekkür ederek blogumuzda yayınlıyoruz formalarımızı. Resimlerin üzerine tıklayarak formaları giyen Ordu'luların kimler olduğunu öğrenebilirsiniz.

Her ne kadar altın sarısı formamıza sıcak bakmasam da bütün formalardan alacağım ama öncelik düz beyaz ve altın fındık formamızdan yana olacak.






Yeni görmüş olduğum vivaorduspor.blogspot.com adresinin yazarı Serdar Köksal'ın blogunda paylaştığı formalarımızı, oradan alarak ve Serdar Köksal'ın da emeğine teşekkür ederek blogumuzda yayınlıyoruz formalarımızı.



15 Ağustos 2011 Pazartesi

Kombine Alma, Yönetime Sahip Çıkma !


Bu soygun düzene boyun eğme, heryerdeki taraftarlarımıza çağrımızdır. 300'e kale arkası, 600'e maraton kombine fiyatları, maç başı 40 TL bilet parası soygunculuk sayılır. Haberlerde duyurulan 5.000 kombine satılmıştır yalanlarına inanma ! Komşumuz Samsun'da taraftar gruplarına 75 TL'den satılan kombineler için bizlerden 300 TL isteyen zihniyete dur de !

Sesimize kulak ver, Kombine Alma !


Mahir Çayan


Bu mücadele sınıflar mücadelesidir. Burada el titremesine, tereddüte ve kararsızlığa yer yoktur. Sınıflar mücadelesinde proletarya yoldaşlığının dışında feodal ve ataerkil ilişkilere yer yoktur.
Mahir Çayan

14 Ağustos 2011 Pazar

Sefayı Sürenler Koltukta, Cefayı Çekenler Toprakta

Bazı şeyler senden sonra çok değişti Reis, senden sonra anladık kimin ne mal olduğunu, bize yıllarca çok şey öğrettin, giderken bile bizim gerçekleri görmemizi sağladın. Senin varlığından rahatsız olanlara, yokluğunu hissettirmeyeceğiz. Bize çok büyük bi emanet bıraktın, şan şeref dolu bir emanet. Bu emaneti şerefsizlere inat sırtımızda ağır bir yük olarak taşıyacağız.

Bu sefer kahrolanlar onlar olacak, yapacağımız görsel eylemlerle senin ağırlığını koyacağız her şekilde tribünlere, yönetime. Görmezlikten gelecekler, basını susturmaya çalışacaklar ama biz inanıyoruz ki senin de desteğinle çok güzel işler başaracağız.

Bu sene her seneden farklı olacak, mücadelemiz uğruna canlar yakılacak, canımız yanacak. Ama buna değer be Reis, senin uğruna, kutsal armamız uğruna herşeyi göze aldık.

Cefayı çekenler toprakta rahat uyusunlar diye sefasını sürenleri koltuğunda rahat bırakmayacağız.

Dayı Kürşat Akhisar'a gitti


Dayı Kürşat diye çağırdığımız Kürşat Duymuş, Akhisar Belediyespor'a gitti, bizlere verdiği emek için sonsuz teşekkürler Dayı Kürşat.

Çaykur Rizespor'da 7 yıl forma giydikten sonra Millî Takım'a kadar yüksemiştir. 2005 yılında Beşiktaş'a transfer olmuştur. 2006 yılında Trabzonspor'a transfer olmuştur.Daha sonra sırasıyla Ankaraspor ve Kayseri Erciyesspor'da oynamıştır. 2007 yılında ise tekrar Çaykur Rizespor'a transfer olmuştur. Kartalspor'da forma giymesinin ardından 2009 yılında Azerbaycan'ın Bakü FK takımına transfer olmuştur. Evli ve bir cocuk babasıdır. Türk futbolunda hırsı ve mücadeleciliği sayesinde çok sevilmiştir. 2010 haziran ayında Orduspor'a transfer olmuştur ve Orduspor'un şampiyonluğunda büyük katkıları olmuştur. 2011-2012 sezonunda ise Akhisar Belediyespor'a transfer olmuştur.

Yönetimden Taraftarlara Göz Dağı


Resmi siteye atılan haber apaçık belli ediyor rengini, bizim istediğimiz şekilde hareket eden bir taraftar istiyoruz mesajı vermek istiyorlar. Bileti elinde olmayanlar stadın çevresinden uzaklaştırılacak, 0.50 promil alkollü olanlar içeriye alınmayacak. Bu kadar yobaz bir düşüncenin parçası olmayacağız elbette, hatta bunun için bile bir pankart düşünüyoruz şimdiden. Sezon başlamadan pankartlarımızı hazırlayacağız. İnsanların içki içmesine karışamazsınız, stadda bir taşkınlık yapılırsa müdahele edebilrisiniz.

Eski Futbol Federasyonu Tahkim Kurulu üyesi Avukat Semih Güner'in de dediği gibi "Böyle bir şey olamaz. İnsanlar alkollü olabilir, sinemaya da gidebilir, stada da. Promilin değil akıl ve şuurun ölçülmesi gerekir. Bazıları 10 promil alkolde etkilenmez, bazıları 2 promil alkolde etkilenmez."

Biz; yönetimin, kuralların, yobazlığın kölesi olmayacağız. Özellikle o haberin sitede yer alması taraftarlara kaçınılmaz bir mesaj vermektir. Bunu okuyan taraftarların yönetimin bu çağdışı yaklaşımına karşı tavır almasını istiyoruz. Bizim en büyük destekçimiz, fikirlerimize ve düşüncelerimize sahip çıkan taraftarların olmasıdır. Sistemin kölesi olmayın, fikirlerinizi, düşüncelerinizi, sesinizi kısmayın. Duyulanı dinlemekten ziyade, duyulacak fikirlerinizi ortaya atın. Bundan asla utanmayın.

13 Ağustos 2011 Cumartesi

Halk için, Halktan yana !


" Toplumu değiştirmek, dönüştürmek eylemine girişildiğinde en büyük direnç eğitimsiz kesimden gelir. Çünkü bu kesim alıştıkları, bildikleri şeyi benimsemiş, bildikleri şeyin en doğru yöntem olduğuna inanmışlardır. Buna en iyi örnek olarak "eski köye yeni adet getirmek" deyimi verebiliriz. Sonuçta iyi ve doğru şeyleri halka rağmen halk için yaparsınız. Ancak bir müddet sonra eğitimsizlerin seviyesine inip nedenleri niçinleri anlatıp onları da ikna etmek gerekir. "


Eğitimsizler olarak bahsettiğimiz bizim düşüncelerimize zıt olan kesim, ancak bu hatalardan kurtulmaları da onların ellerinde. Kulaktan dolma bilgilerle değil, okuyup araştırarak gerçek bilgiye ulaşabilecekleri bir dünyada yaşıyoruz. Bu yüzden bizim davamız bu, insanları gerçeklerle yüzleştirmek, onları kölelikten çıkarma isteğimiz bu yüzden.

Biz 5 yoldaşız, sizin tabirinizle arkadaşız ama yoldaş olmak arkadaşlıktan, dostluktan daha öte bir kavram olduğu için biz böyle demek istiyoruz. Düşüncelerimizin birliği, bütünlüğü bizi bir araya getirdi. Biz burada bazı şeyleri bazılarının gözüne sokarcasına yazmaktan vazgeçmeyeceğiz, siz yeterki bize, daha doğrusu kendinize sahip çıkın.

12 Ağustos 2011 Cuma

Kostovski ile yollar ayrıldı


Orduspor'umuzun yüksek topların hakimi Makedon oyuncusu Kostovski ile yolları ayrıldı. Bugün arkadaşlarıyla vedalaştığını öğrendik. Ayrıca kulüpten alacağını öğrendik ve parası ödenmediği için de TFF'ye şikayette bulunmuş. Öyle ya da böyle emeğinin hakkını almalı !

Bilinmeyen Gerçekler #1


Bundan 2 sene önce Giresun deplasmanımıza Güven Reis'in gitmesini istemeyen o dönemki kulüp başkanı, Güven Reis'e, "Bu maça gitme" diyerek para teklif ettiğini. Güven ağabeyimizin başkanın verdiği parayı alıp tribüncü kardeşleri için kullanıp giresun deplasmanına gittiğini,

Geçtiğimiz sezonda ligin son maçlarına doğru playoff için savaşırken, taraftar elinden geleni yapsın, her zaman arkasındayız diyen başkanın, takımı ateşlemek için elinden geleni yapan bazı tribüncü kardeşlerimizin yediği 1.600 TL'lik ceza kağıdının altında imzası bulunduğunu,

2 yıl önce Rize'yle hazırlık maçına giden takımımızı hazırlık maçında bile yalnız bırakmamak için Rize'ye gidip desteklediğimizde, sebepsiz yere polisin bizleri staddan dışarı çıkardığını ve bunu gören Orduspor Kulübü yöneticilerinin kılını bile kıpırdatmadığını,

Üstte yazdığımız konu için maç sonunu Rize'nin çıkışında bekledikten sonra yemek yiyen futbolcularımızın ve yöneticilerimizin yanına gidip, neden engel olmadınız diye sorduğumuzda "inanın görmedik" gibi gülünç bir cevap verdiklerini ve yöneticilerden birinin elini cebine atıp bize para vererek susturacağını sandığını, paranız sizde kalsın cevabını duyunca göt gibi kaldığını,

Orduspor Tribünleri'nin eskilerinden Zeki'nin deplasmanlara gidecek taraftar için esnaftan, iş adamlarından para topladıktan sonra kendisine araba kiralayıp tek başına, bazen de hanımıyla deplasmana gittiğini,

Aynı şekilde 52 Genç Taraftarlar Derneği'nin kahve şeklinde işletildiğini, derneği ekmek kapısı olarak işletip yasak olduğu halde dernekte satış yapıldığını,

Fidangör ve Akıncılar gruplarının yıllardır tribünde gırtlaklarını yırttıkları kale arkalarınde tribün yaparken, Store'da çalışan ve başkandan torpilli elemanın ODÜOS diye Üniversiteli bir grup kurup, tribünlerde gruplaşmayı çoğaltan arkadaşların yıllardır emeklerini veren grupları hiçe saymışcasına kapalı tribünde yer aldığını,

Facebook'ta bulunan Orduspor Fan sayfasının iktidar yandaşı paylaşımlar yaptığını ve Orduspor'u her fırsatta siyasete alet ettiğini,

biliyor muydunuz? Bilmiyorsanız da öğrenmiş oldunuz. Doğruları ve gerçekleri yazmaktan asla vazgeçmeyeceğiz. Emeğinizin hakkını her zaman arayın.

11 Ağustos 2011 Perşembe

Pankartlar Konuşacak

Yeni sezonda, hemen hemen her maçta yeni pankartlarımız bestelerimiz kadar baskı yapacak futbolcularımıza ve yönetime. Ceza konusunda hiçbir korkumuz yok, istediğimiz mesajı pankart yoluyla vereceğiz kale arkasından.

Özellikle siyasileştirdikleri Ordusporumuz için bu konuya özel pankartlar yapacağız. Orduspor iktidarın değil halkın yanında olmalı gerçeğini aşılamak için gecemizi gündüzümüze katacağız.

Başkanın Umrunda Değil


Hani Orduspor'u Süper Lig'e çıkaran bi başkanımız var ya, Bank Asya'dayken taraftar + yönetim elele verip bir şeyler başardığımızda; "taraftarımız bizim yanımızda" olsun diye haberlerini okuduğumuz bir başkanımız vardı. Merak etmeyin o başkanın bi yere gittiği yok, sadece değişen nokta başkanın düşünceleri. Bundan aylar öncesinde Kulübümüzden bir açıklama yapıldı, taraftar gruplarına kombineler %50 indirimli satılacaktır diye, sonrasında ise bazı kesimlerde 150'ye alınacak kombineyi 200'e satılacağı duyuldu. Tabi buna inanması güç ama bunu yapacak olan insanları az çok tanıyoruz Ordu'da. Peki ya 1-2 kişi yüzünden liseli tribüncü kardeşlerimiz ne yapacak? Hangisinin var cebinde 150 lirası? Bunları hiç düşündünüz mü? Yoksa sizin için herşey paradan mı ibaret? Tamam yönetimin verdiği karar son derece doğru, sonuçta kimse Orduspor üzerinden çıkar elde etmemeli, edemezde, ancak ortada görünen bir gerçeği de suistimal etmemeliler. Sonuçta gruptaki insanlar az çok tanınıyor, 60 yaşındaki adama gelip de grup adına kombine aldırmak olmaz tabi ama ben dahi biliyorum ki tribünümüzde 67 yaşında tanıdığımız abimiz gırtlağını yırtarcasına bağırıyor. Uzun lafın kısası, Nedim Türkmen'in hiç de umrumda değiliz. İsteyen maça girer bağırır, isteyen girmez. Onun için biletten gelen para önemlidir, tribünde verilen emek değil.

soL Serbest #2

Artık daha güncel bir blog olarak Orduspor hakkındaki düşüncelerimizi ve konuşulmayanları yazmak için başlangıcı yapıyoruz bu yazımızla.



Şu anda var olan sayfalar Orduspor hakkında özgürce yazı yazmaktan korkar olmuşlar, bildiğimiz sadece bir tane sayfa var kalitesinden ödün vermeyen. Biz de bu konuda kararlılığımızı sürdüreceğiz elbette. Önce Orduspor'un bilinmeyenlerini yazacağız, bazılarının canını sıkacak bu yazdıklarımız, bize cephe alacaklar ama çok gizli şeyler olmasa da saklananları yazacağız, sokakta konuşulanlar konumuz olacak.





Diğerleri gibi sözde tarafsız olmayacağız, bizim rengimiz belli, biz tarafız.
Yeni bir adım ve güncel blog olma yolundaki ilk yazımızdı.